الحكمة ترشد
4019. 1- “Hikmet insanı doğru yola sevk eder. ” (c. 1, s. 11)
الحكمة عصمة، العصمة نعمة.
4020. 2- “Hikmet ismettir ve ismet ise nimettir. ” (c. 1, s. 12)
الحكم رياض النّبلاء.
4021. 3- “Hikmetler zeki insanların bahçesidir. ” (c. 1, s. 245)
الحكيم يشفى السّائل و يجود بالفضائل
4022. 4- “Hikmet sahibi kimse isteyene şifa verir ve faziletler bağışlar. ” (c. 1, s. 394)
الحكيم من جازى الاساءة بالاحسان
4023. 5- “Hikmet sahibi kötülüğe ihsanla mükafatlandırandır. ” (c. 2, s. 29)
الحكمة روضة العقلاء و نزهة النّبلاء.
4024. 6- “Hikmet akıl sahiplerinin bahçesi ve zekilerin gezi yeridir. ” (c. 2, s. 32)
العلم ثمرة الحكمة و الصّواب من فروعها.
4025. 7- “İlim hikmetin meyvesi ve doğruluk ise dallarıdır. ” (c. 2, s. 39)
الحكمة ضالّة كلّ مؤمن فخذوها و لو من افواه المنافقين
4026. 8- “Hikmet her müminin yitiğidir. O halde münafıkların ağzından da olsa onu alınız. ” (c. 2, s. 58)
القلب ينبوع الحكمة و الاذن مغيضها.
4027. 9- “Kalp hikmet çeşmesidir. Kulak ise hikmetin giriş yeridir. ” (c. 2, s. 119)
الحكمة شجرة تنبت فى القلب و تثمر على اللّسان
4028. 10- “Hikmet kalpte biten ve dil üzerinde meyve veren bir ağaçtır. ” (c. 2, s. 106)
الحكماء اشرف النّاس انفسا و اكثرهم صبرا و أسرعهم عفوا و أوسعهم اخلاقا.
4029. 11- “Hikmet sahipleri nefis açısından insanların en şereflisi, en çok sabredenleri, en çabuk bağışlayanları ve en geniş ahlaklı olanlarıdır. ” (c. 2, s. 140)
استشعر الحكمة و تجلبب السّكينة، فانّهما حلية الابرار
4030. 12- “Hikmeti şiar ve vakarı örtü edin. Şüphesiz bunlar iyilerin süsüdür. ” (c. 2, s. 87)
اوّل الحكمة ترك اللّذّات و آخرها مقت الفانيات.
4031. 13- “Hikmetin evveli lezzetleri terk etmek, sonu ise fani olan şeylerden beri olmaktır. ” (c. 2, s. 408)
اذا ضللت عن حكمة اللَّه فقف عند قدرته، فانّك ان فاتك من حكمته ما يشفيك، فلن يفوتك من قدرته ما يكفيك
4032. 14- “Allah’ın hikmetinden sapınca kudreti karşısında dur. Sana şifa verecek ölçüde hikmet elde edemesen de sana yetecek kadar kudretini kaybetmezsin. ” (c. 3, s. 143)
بالحكمة يكشف غطاء العلم.
4033. 15- “İlmin örtüsü hikmet ile açılır. ” (c. 3, s. 221)
ثمرة الحكمة الفوز.
4034. 16- “Hikmetin meyvesi kurtuluştur. ” (c. 3, s. 333)
ثمرة الحكمة التّنزّه عن الدّنيا و الوله بجنّة المأوى.
4035. 17- “Hikmetin meyvesi dünyadan münezzeh olmak ve Me’va cennetine tutkun olmaktır. ” (c. 3, s. 334)
خذ الحكمة انّى كانت، فانّ الحكمة، ضالّة كلّ مؤمن.
4036. 18- “Hikmeti nerede olursa al. Şüphesiz hikmet her müminin yitiğidir. ” (c. 3, s. 440)
حدّ الحكمة الاعراض عن دار افناء و التّولّه بدار البقاء.
4037. 19- “Hikmetin sınırı fena yurdundan yüz çevirmek ve ebedi yurda aşık olmaktır. ” (c. 3, s. 404)
حرام على كلّ عقل مغلول بالشّهوة ان ينتفع بالحكمة.
4038. 20- “Şehvete esir olan kimsenin hikmetten istifade etmesi haramdır. ” (c. 3, s. 404)
حكمة الدّنىّ ترفعه، و جهل الشّريف يضعه.
4039. 21- “Hikmet aşağılık insanı yüceltir. Cehalet ise şerafetli insanı düşürür. ” (c. 3, s. 411)
- رأس الحكمة لزوم الحقّ
4040. 22- “Hikmetin başı hakka bağlılıktır. ” (c. 4, s. 47)
رغبة العاقل فى الحكمة، و همّة الجاهل في الحماقة
4041. 23- “Akıllının rağbeti hikmette, cahilin himmeti ise ahmaklıktadır. ” (c. 4, s. 94)
الحكمة لا تحلّ قلب المنافق الّا و هي على ارتحال.
4042. 24- “Hikmet münafığın kalbinde aynı şekilde çıkmadıkça yer etmez. (hikmeti geçicidir)” (c. 2, s. 81)
ضالّة العاقل الحكمة فهو احقّ بها حيث كانت.
4043. 25- “Akıllının yitiği hikmettir. Akıllı insan nerede olursa olsun hikmete daha layıktır. ” (c. 4, s. 227)
- ضالّة الحكيم الحكمة فهو يطلبها حيث كانت.
4044. 26- “Hikmet sahibinin yitiği hikmettir. Nerede olursa olsun onu taleb eder. ” (c. 4, s. 227)
عليك بالحكمة فانّها الحلية الفاخرة.
4045. 27- “Hikmet elde et. Şüphesiz hikmet değerli bir elbisedir. ” (c. 4, s. 284)
غنى العاقل بحكمته و عزّه بقناعته.
4046. 28- “Akıllının zenginliği hikmeti ile ve izzeti kanaatiyledir. ” (c. 4, s. 386)
غنيمة الاكياس مدارسة الحكمة
4047. 29- “Zeki insanların ganimeti hikmet öğrenmeleri iledir. ” (c. 4, s. 391)
قد يقول الحكمة غير الحكيم.
4048. 30- “Bazen hikmeti hikmet sahibi olmayan kimse söyler. ” (c. 4, s. 470)
قرنت الحكمة بالعصمة.
4049. 31- “Hikmet ismete yakın kılınmıştır. ” (c. 4, s. 493)
كلّ شيء يملّ ما خلا طرائف الحكم.
4050. 32- “Hikmet incelikleri dışında her şey usandırıcıdır. ” (c. 4, s. 539)
- كلّما قويت الحكمة ضعفت الشّهوة.
4051. 33- “Hikmet güçlenince şehvet azalır. ” (c. 4, s. 622)
كيف يصبر على مباينة الاضداد من لم تعنه الحكمة.
4052. 34- “Hikmetin kendisine yardım etmediği kimse düşmanların saldırısı karşısında nasıl sabredebilir?” (c. 4, s. 563)
من تفكّه بالحكم لم يعدم اللّذة.
4053. 35- “Hikmetten istifade eden kimse asla lezzeti kaybetmez. ” (c. 5, s. 233)
من لهج بالحكمة فقد شرّف نفسه
4054. 36- “Hikmete rağbet eden nefsini şereflendirmiştir. ” (c. 5, s. 265)
- للنّفوس طبائع سوء و الحكمة تنهى عنها
4055. 37- “Nefislerin kötü hasletleri vardır. Hikmet insanı bu kötü hasletlerden sakındırır. ” (c. 5, s. 32)
ليس بحكيم من قصد بحاجته غير حكيم
4056. 38- “İhtiyacını hikmet sahibi olmayan birine götüren kimse hikmet sahibi değildir. ” (c. 5, s. 84)
ليس بحكيم من ابتذل بانبساطه الى غير حميم.
4057. 39- “Güler yüzlülüğünü arkadaşı (veya akrabası) olmayana gösteren kimse hikmet sahibi değildir. ” (c. 5, s. 85)
من عرف بالحكمة لا حظته العيون بالوقار.
4058. 40- “Hikmet ile tanınan kimseye vakar gözüyle bakar. ” (c. 5, s. 311)
من ثبتت له الحكمة عرف العبرة
4059. 41- “Hikmeti sabit olan kimse ibreti tanır. ” (c. 5, s. 352)
من كشف مقالات الحكماء انتفع بحقائقها
4060. 42- “Hikmet sahiplerinin sözlerini keşfedenler gerçeklerinden istifade ederler. ” (c. 5, s. 474)
من خزائن الغيب تظهر الحكمة
4061. 43- “Hikmet gayp hazinelerinden ortaya çıkar. ” (c. 6, s. 10)
- مجلس الحكمة غرس الفضلاء
4062. 44- “Hikmet meclisi ilim sahiplerinin fidan dikme yeridir. ” (c. 6, s. 124)
- مجالسة الحكماء حياة العقول و شفاء النّفوس
4063. 45- “Hikmet sahipleriyle oturmak akılların hayatı ve nefislerin şifasıdır. ” (c. 6, s. 151)
لا خير فى الصّمت عن الحكمة كما انّه لا خير في القول بالباطل
4064. 46- “Batıl söz söylemekte hayır olmadığı gibi, hikmet hususunda susmakta da hayır yoktur. ” (c. 6, s. 414)